Bu Blogda Ara

27 Haziran 2014 Cuma

Muaşeret Edebi

Necip Fazıl Kısakürek
İnsanların birbirleriyle ülfet ve temaslarında tabi olacakları usuller tablosu olarak İslam da bütün manzume güler yüz, şefkat dolu göz, muhatabına kıymet verme tavrı, rahatsız etmekten çekinme dikkati, nefs murakabesi hali, hüküm kesicilikte ve “dır-tır!”cılıktan uzaklık üslubu, haktan yana heybet ve her türlü arsızlık, hayasızlık, yırtıklık biçimine yabancı duruş, muaşeret edebimizin esaslarını teşkil eder.

  • Bir kapı 3 kere çalınır!                |   Sofrada tiksindirici her hareketten kaçınılır.
  • İkramlar zevkle kabul edilir.        |   Esnenmez, geğirilmez, gerinilmez!
  • Aya ayak üstüne atılmaz.             |   Yemekte ağız şapırdatılmaz.
  • Aç gözlülük hareketi gösterilmez.            |   Tabakta yemek bırakılmaz.
  • Elle veya ekmekle dudak silinmez.          |   Kimsenin ağzına lokma tıkılmaz.
  • “Manasız sözün, lüzumsuz cevabı” verilmez, başkasını yerici ve nefsini öğücü manada tavırlar takınılmaz.
  • Anneye “öf” denilmez. Babaya karşı gelinmez. |  Masum çocuk dövülmez.
  • Hiç kimseye sövülmez. |   Bedduaya dil alıştırılmaz.
  • Hayvanlar incitilmez.      |   Övgüler benimsenmez.
  • Hediye verilir, hediye beklenmez.          |   Yakınlara yük olunmaz
  • “Kamçın yere düşecek olsa da atından in de kendin al!” tenbihince zaruret dışı kimseden yardım dilenilmez.
  • Malâyânilik hazine olsa içine girilmez, “kuvvet ve kudret Allahın, acz ve fakr insanın” manasına bürünülür.


Dini tatbikat işlerinde vazife ve ücret alan kimsenin “bildiğimiz mevlüthan, iskatçı ve hatim indirici esnaf karakterine tam zıt, gözü tok ve karşılıksız vazife şiarına bürünmeli. Hiçbir pazarlık mevzu olmamalı. Mümkün mertebe hasbiliğe yaklaştırılmalı, hiç değilse ızdırabı çekilmeli.

Allah ve resulü, sahabiler ve veliler anılırken kullanılan ihtiram tabirlerinin tekerlemecilik ve klişeciliğe kaçırılmamasına itina göstermeli. Hâsılı en sade ve temiz bir libas içinde, en halis ve tabii edalara bürülü bütün Müslümanlara yardımcı ve fedakâr, cezb ve teshir edici bir ifade, başkalarına, hem nefsimize vermekle mükellef olduğumuz hesabın muaşeret edebini mihenklendirmeli…

Muaşeret edebimizde tatlılık, yumuşaklık, uysallık, tebliğden fazla telkin maddede ve manada esastır.

Kalplere girme yolunu aramak ve bulmak bu da vazife…

(Merhum Necip Fazıl Kısakürek beyefendinin varislerine sevgi ve muhabbetlerimle…)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder